Devletin şeffaflaşmasını ve halkın yönetime katılımını sağlayan en temel haklardan biri olan bilgi edinme hakkı, 4982 sayılı yasa ile güvence altına alınmıştır. Peki, bu hak tam olarak ne anlama geliyor, kimler faydalanabilir ve hangi bilgileri kapsar?
Bilgi edinme hakkı sayesinde vatandaşlar, kamu kurumlarının elindeki bilgilere erişim talebinde bulunabiliyor. Üstelik bu hak yalnızca bireyler için değil; şirketler, dernekler ve vakıflar gibi tüzel kişilikler için de geçerli. Ülkemizde ikamet eden yabancılar ve yabancı şirketler ise, faaliyet alanlarıyla ilgili olmak şartıyla bu haktan yararlanabiliyor.
Vatandaşlar, bakanlıklardan üniversitelere, belediyelerden emniyet müdürlüklerine kadar tüm kamu kurumlarına başvurabiliyor. Kamu niteliğindeki meslek kuruluşları (örneğin Barolar, Tabip Odaları) da bilgi verme yükümlülüğüne sahip. Günümüzde çoğu kurum, resmi internet sitelerinde bu başvurular için özel formlar sunuyor.
Kurumlar genel olarak başvurulara 15 gün içinde yanıt vermek zorunda. Ancak bazı bilgiler, yasa gereği paylaşılmıyor. Milli güvenliği ilgilendiren konular, devlet sırları, özel hayata dair hassas bilgiler, adli ya da idari soruşturmalara ilişkin detaylar bu kapsama giriyor. Ayrıca kurumun elinde bulunmayan ya da özel araştırma gerektiren veriler için başvuru reddedilebiliyor.
Örneğin arıcılıkla uğraşan bir kişinin, bir bölgede kaç yaban lalesi olduğunu sorması halinde; bu konuda kurumun elinde hazır bilgi yoksa ve araştırma yapılması gerekiyorsa talep karşılanmayabiliyor.
Başvuru, dilekçe ile ya da elektronik formlar aracılığıyla yapılabiliyor. Başvuruda ad, soyad, imza ve adres bilgisi mutlaka bulunmalı. Kurumlar, eksik ya da hatalı başvurular konusunda vatandaşları bilgilendirmekle yükümlü.
Talebe verilen cevap, yazılı veya e-posta yoluyla başvuru sahibine iletiliyor. Eğer başvuru reddedilirse gerekçe açıkça belirtiliyor ve itiraz yolları hakkında bilgi veriliyor.
Eğer bir dilekçede hem bilgi edinme talebi hem de başka istekler yer alıyorsa, bu talepler ilgili oldukları yasalara göre ayrı ayrı değerlendirilir; hem Bilgi Edinme Hakkı Kanunu hem de Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanun çerçevesinde işlem yapılır. Bu gibi durumlarda, başvuru sahibine en geç 15 iş günü içerisinde yanıt verilmesi zorunludur.
Yanıt gelmemesi ya da tatmin edici olmaması durumunda vatandaşlar, Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu’na itiraz edebiliyor. Kurul, başvuruları 30 gün içinde değerlendiriyor. Kurul kararı da yetersiz bulunursa, 60 gün içinde Danıştay’a dava açılabiliyor. Örneğin Danıştay, Emniyet’in Hopa olayları sonrası biber gazı stoğuyla ilgili başvuruya “yeteri kadar” yanıtını vermesini hukuka aykırı bulmuştu.
Genellikle hayır. Başvurular e-posta ile yapıldığından ve yanıtlar da dijital olarak iletildiğinden, çoğu durumda ücret talep edilmiyor. Ancak özel baskı, fotokopi gibi işlemler gerekirse yalnızca maliyet karşılığı ödeme istenebilir.
Siz de aklınızdaki soruları sorabilir, konuyla ilgili fikirlerinizi paylaşabilirsiniz.
Bu haber için yorum bulunmamaktadır.
eleman.net'te her gün yüzlerce yeni iş ilanı yayınlanıyor. Hayalindeki işe başlamak için özgeçmiş oluştur ve sana en uygun ilanlara başvur.
Hemen Özgeçmiş OluşturBu siteyi kullanmadan önce verileriniz hakkında aydınlatma metnini, gizlilik ve üyelik koşullarını inceleyebilirsiniz.